teslabahis casinoport pashagaming betkom mislibet casino siteleri
baker depolama
Çanakkale Boğazı’nın kabusu müsilaj 5 yıl sonra geri döndü

Çanakkale Boğazı’nın kabusu müsilaj 5 yıl sonra geri döndü

ABONE OL
2 Şubat 2025 17:22
Çanakkale Boğazı’nın kabusu müsilaj 5 yıl sonra geri döndü
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Çanakkale Boğazı’nı sarmaya başlayan müsilaj kabusu drone ile görüntülendi. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Temel Bilimler Bölüm Başkanı ve Çanakkale Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Büyükateş, mevcut hava şartlarının devam etmesi halinde 2020 yılında yaşanan müsilaj olayına benzer bir durumun yine ortaya çıkabileceğini belirtti. Müsilajın Marmara bölgesi ve Çanakkale Boğazı’nın aka bir bölümünün etkileyeceğini de dikkat çeken Büyükateş, müsilajın ekosistem, balıkçılık ve turizm faaliyetleri üzerinde ciddi olumsuz etkileri olacağını, balıkçılık sektöründe, balıkçı ağlarının müsilaj ile kaplanması, yetiştiricilik sistemlerinde filtrelerin tıkanması ve midyelerin üzerinin kaplanması gibi sorunlar yaşanabileceğini söyledi. Büyüktaş, Turizm sektöründe ise, denizde oluşan jelimsi yapışkan oluşum içerisinde insanların yüzmek istemeyeceklerini ve bakteriyel parçalanma nedeniyle açığa çıkan fena görüntü ve kokunun da turizm faaliyetlerini olumsuz yönde etkileyebileceğini vurguladı.Bilim insanlarının uzun süredir uyardığı deniz kirliliği ve buna bağlı olarak oluşan müsilaj, bilhassa Marmara Denizi’nde ciddi ekolojik zararlara sebep olmuştu. Arıtma sularının denize deşarjı ve deniz ulaşımı sağlayan taşıtların oluşturduğu kirlilik, zamanla deniz ekosistemini tehdit eden bir hastalığa dönüştü. 2020 yılında müsilaj, deniz tabanından ab yüzeyine çıkarak görünür hale geldi.

MÜSİLAJ DRONE İLE GÖRÜNTÜLENDİ

ÇOMÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Temel Bilimler Bölüm Başkanı ve Çanakkale Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Büyükateş, mevcut hava şartlarının devam etmesi halinde 2020 yılında yaşanan müsilaj olayına benzer bir durumun yine ortaya çıkabileceğini belirtti. Büyükateş, müsilajın ekosistem, balıkçılık ve turizm faaliyetleri üzerinde ciddi olumsuz etkileri olacağına dikkat çekti. Balıkçılık sektöründe, balıkçı ağlarının müsilaj ile kaplanması, yetiştiricilik sistemlerinde filtrelerin tıkanması ve midyelerin üzerinin kaplanması gibi sorunlar yaşanabileceğini anlatım etti. Turizm sektöründe ise, denizde oluşan jelimsi yapışkan oluşum içerisinde insanların yüzmek istemeyeceklerini ve bakteriyel parçalanma nedeniyle açığa çıkan fena görüntü ve kokunun da turizm faaliyetlerini olumsuz yönde etkileyebileceğini vurguladı.Deniz Ekosistemi tehlike altındaBüyükateş, en aka sorunun deniz ekosisteminde yaşandığını belirterek, Denizel sistemde düzmece bir dip yapısı oluşturduğunu dile getirerek, “Bu sebeple bilhassa balıkların hem beslenmesine hem üremesi hem de göçleri üzerine negatif etkileri olmakta. Deniz dibini kaplayarak deniz çayırlarının, mercanların, çift kabuklu yumuşakçaların üzerini, balıkların yuvalarını, yumurtaların üzerini örtebilir. Dolayısıyla oksijen alışverişinde sıkıntılarla karşılaşılır. Askıda misli madde yükü fazla olduğu için denizel sistemde fer geçirgenliğini etkileyip, fotosentez mekanizması üzerinde negatif etkisi söz konusudur. Bu nedenlerle denizel gıda ağında sorunlar oluşur ve biyolojik çeşitlilik üzerine olumsuz etkileri görülebilir” dedi.

KONTROLSÜZ TARIM UYGULAMALARI MÜSİLAJI TETİKLİYOR

Müsilajın oluşumunda kontrolsüz tarımın da etkili olduğuna dikkat çeken Büyükateş, yoğun azotlu ve fosforlu gübre kullanımının, pestisit ve herbisitlerin bilinçsizce uygulanmasının denizel ekosisteme ziyan verdiğini belirtti. Yağışlarla beraber bu kimyasalların denizlere taşındığını, bunun sonucunda da deniz ekosistemindeki azot ve fosfor miktarının artarak planktonik organizmaların kontrolsüz bir şekilde çoğalmasına ve ötrofikasyona yol açtığını söyledi.”Kalıcı çözüm için farkındalık artmalı”Müsilaj sorununa kalıcı çözümler bulunması için farkındalığın artırılmasının önemine vurgu yapan Büyükateş, bölgeler bazında fiil planlarının oluşturulması gerekiyor. Endüstriyel sanayinin yoğun olduğu bölgelerle tarımsal üretimin yoğun olduğu bölgelerde uygulanacak önlemlerin farklılık göstermesi gerekiyor. Özellikle tarımsal kaynaklı kirlenmeyi önlemek için sürdürülebilir ve akıllı hassas ziraat uygulamalarına geçiş önemli. Bunun yanı sıra, atık arıtma tesislerinin etkin çalıştırılması ve sanayi tesislerinin atıklarını düzgün bir şekilde bertaraf etmesi gerekiyor. Bireysel olarak ise fosfor bazlı sentetik deterjan kullanımını azaltmak, atıkları minimum seviyeye indirmek ve geri dönüşümü benimsemek gibi önlemler alınabilir” diye konuştu.”Balıkçılıkta önemli tedbirler alınmalı”Prof. Dr. Yeşim Büyükateş, müsilajın Marmara Bölgesi ve Çanakkale Boğazı’nın aka bir bölümünü etkileyebileceğini belirterek, meteorolojik şartlarda birden bir değişiklik olmadığı takdirde sorunun devam edeceğini öngördüklerini belirtti. Nisan ayında başlayacak av yasağına kadar balıkçılığı bir miktar etkileyebileceğini ancak sonrasında toparlanmanın olası olacağını, balıkçılığın sürdürülebilir bir şekilde yürütülmesi için lüzumlu tedbirlerin alınması gerektiğini, alanında uzman ilim insanları ile beraber çalışmaların sürdürüldüğünü söyledi.

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP

    Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.