Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, “Kadının soyadı konusundaki düzenlemenin teklif metninden çıkarılması gerektiğine inanıyoruz” dedi.
Sağkan, TBMM Adalet Komisyonu’nda kamuoyunda 9. Yargı Paketi olarak bilinen Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmelerine katılarak kanun teklifine ilişkin görüşlerini sundu.
9. Yargı Paketi’nin kamuoyunda şu anda en çok konuşulan başlığının 15. maddesinde düzenlenen kadının soyadı olduğunu hatırlatan Sağkan, şunları söyledi:
“Kadınlar doğumla kazandıkları soyadlarını kullanmak için çok uzun zamandır haklı bir mücadele yürüttüler. Bu mücadelelerinin karşılığını Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nda aldılar, Anayasa Mahkemesi’nde bireysel başvuru dosyaları üzerinden defalarca aldılar. Yine AİHM aynı şekilde hak ihlali kararları verdi. Son olarak Anayasa Mahkemesi, Anayasa’nın 41. maddesindeki eşitliğe aykırı olduğu gerekçesiyle Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesinin ilgili hükmünü iptal etti. Bugün baktığımızda önümüzdeki teklif; bugüne kadar hak ihlali kararları verilen ve son olarak Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği Medeni Kanun’daki hükmü ve uygulamadaki durumu aynen muhafaza eden bir içerikte. Ben Adalet Komisyonu’nun da yüce Meclis’in Genel Kurulu’nun da Türkiye’de bu mücadeleyi veren kadınlara ‘Hayır Anayasa Mahkemesinin kararına rağmen biz sizin soyadı hakkınızı tanımıyoruz, gidin her biriniz yıllarca sürecek hukuki mücadelelerle bu hakları edinin’ demeyeceğine inanıyorum, inanmak istiyorum.”
TBB Başkanı Sağkan, adli yardımın aynı ildeki barolar arasındaki dağılımına yönelik düzenlemeye geniş yer verdiği konuşmasında, “Kanun teklifinin 3. maddesi çerçevesinde adli yardım ödeneğinin aynı ildeki barolar arasında dağılım esasına ilişkin bir konuyu konuşuyoruz ancak asıl konuşulması gereken Anayasa’ya aykırı olan çoklu baro düzenlemesinin yanlış bir düzenleme olduğu konusunda istisnasız herkesin mutabık olmasıdır” dedi.
Sağkan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Anayasa Mahkemesi, Adli Yardımın nüfusa göre belirlenen puanının yüzde 40’ının o ilde bulunan barolar arasında eşit olarak dağıtılacağına ilişkin hükmün orantısız olması ve barolar arasında mali dengeyi sağlamadığı gerekçesiyle iptaline karar verdi. Burada önümüze yüzde 40 düzenlemesinin yüzde 30’a düşürüldüğü bir teklif metninin geldiğini görüyoruz. Komisyon üyelerinin bilgisi var mı bilmiyorum. Yüzde 40 iken barolarımıza hangi rakamlar ödeniyordu, yüzde 30 olduğu zaman gerçekten Anayasa Mahkemesi’nin belirttiği mali denge sağlanacak mı?
Komisyon üyelerinin bu rakamları görmeden, yüzde 40 ile yüzde 30 arasındaki farkı bilme ve Anayasa Mahkemesi kararındaki gerekçenin karşılandığını tespit edebilme şansı yok. O sebeple bizim beklentimiz, kanun teklifi hazırlığını yapanların Adalet Komisyonu üyelerine yüzde 40’la yüzde 30’un neye tekabül ettiğini ayrıntılı olarak açıklamalarıdır. Bizim elimizdeki verilere göre, kanun teklifindeki düzenleme Anayasa Mahkemesi kararında belirtilen barolar arası mali dengeyi sağlama kriterini hiçbir şekilde karşılamadığı gibi orantısızlığı da aynı şekilde devam ettirmektedir. Tabii ki temennimiz, yaklaşık 4 yıldır uygulamada olan ve gerçekten ne avukatların meslek sorunlarına ne de yargı sistemimize hiçbir katkısı bulunmadığı artık tüm çevreler tarafından kabul edilen bu çoklu baro yasasından bir an önce geri dönülmesidir.” (Haber Merkezi)
GÜNDEM
Az önceÇEVRE
Az önceDIŞ HABERLER
Az önceEKONOMİ
21 saat önceGÜNDEM
21 saat önceGÜNDEM
21 saat önceGÜNDEM
2 gün önce