Yarın okulların ilk günü; birçok emekçi yurttaşımızın evladı bu gece belki de heyecandan uyuyamayacak. Ancak yarın okullarda AKP-MHP dikta iktidarının propaganda dersi ile güne başlayacak olan minik evlatlarımız, belki de hayatları boyunca taşıyacakları bir travmaya maruz kalacaklar.
Sözde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in açıklamaları doğrultusunda, Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı Krallığı’nın kazandığı tek cephe olan Çanakkale Cephesi’nin bir kez daha propaganda malzemesi olarak kullanılacağını anlamaktayız.
Daha önce Suriye’deki emperyalist savaşa ortak olmak için Çanakkale ve Suriyeliler üzerinden, hiç olmadığı halde yalan bağlantılar ile okullarda, ana akım medya kanallarında ve mitinglerde halkın ufkunu değiştiren AKP dikta iktidarı, bugün de evlatlarımızın beyinlerini yıkamak için aynı yöntemi kullanarak bir Çanakkale-Gazze bağı oluşturmaya çalışmaktadır.
Ancak burada öncelik bu sahte bağları yalanlamak değildir; bu dersin çocuklarımızda bırakacağı etkidir.
Sözde Bakan Yusuf Tekin’in tarikatçı ve milliyetçi olduğu, yani MHP zihniyetinde Türk-İslam faşizm sentezinin bir ürünü olduğu ve eğitim sistemini de bu yönde değiştirmeye çabaladığı gözle görülür bir gerçektir.
22 yıllık AKP dikta iktidarı boyunca, evrim teorisinin ders kitaplarından çıkarılması, zorunlu din dersinin dayatılması, hemen her mahalleye saray gibi imam hatip okulları açılması ve devlet kadrolarına bu okullardan beyni yıkanmış yandaşların alınması gibi birçok usulsüz ve dayatmacı davranış, AKP iktidarının okulları ilim yuvası olarak değil, bir propaganda kampı ve kadro yetiştirme merkezi olarak gördüğünü gözler önüne sermektedir.
Hizbullah ve Husiler ile benzer zihniyette olan HAMAS militanlarının bir kahraman olarak gösterileceği bu derste, çocuklarımıza mezar taşları gösterileceği de iddialar arasındadır.
Anaokulları ve ilkokullarda çocuklara “ağıt yakma” eğitimi verilmiş, evlatlarımıza annesi ölmüş gibi ağıt yakmaları dayatılmıştı.
Yarınki Çanakkale’den Gazze’ye propaganda dersinde evlatlarımıza benzer travmatik eylemlerin yaşatılabileceği, bizleri gelecek kuşaklar hakkında derin düşüncelere daldırıyor.
Filistinli savaşçıların özgürlük için Siyonist rejime karşı verdikleri bu büyük mücadelenin AKP zihniyeti tarafından halkı yönlendirmek ve yurttaşın düşünce dinamiklerini değiştirmek için bir malzeme olarak kullanılması kabul edilemez bir yanlıştır.
Dersin sonunda ise evlatlarımıza “Ne düşünüyorsun?” sorusunun yöneltileceğini açıklayan sözde Bakan Tekin, bu şekilde evlatlarımızın “empati” duygusunu artırdığını iddia ederken, bu sözlerin saçmalığı ve bu dersin çocuklarda empati yeteneği kazandırmak yerine psikolojik bozukluklara yol açabileceği, bir pedagog olmaya gerek kalmadan anlaşılabilir.
Sözde Bakan Yusuf Tekin’i derhal istifaya davet ediyor, yüreği çocuklar ve yurdun geleceği için atan eğitim emekçilerine de bu dayatılmış dersi işlememeye davet ediyoruz.
GÜNDEM
Az önceÇEVRE
Az önceDIŞ HABERLER
Az önceEKONOMİ
21 saat önceGÜNDEM
21 saat önceGÜNDEM
21 saat önceGÜNDEM
2 gün önce